Kalem-i Efkâr.

“Dertlerin kalemi” diyerek çevirelim hemen! Aşağıda okuyacağınız dilekçe, (Okuyabilirseniz tabi ki) kendisine  sürekli  “ihtiyar” diyerek seslenen okul müdürüne  karşı yazılmış olduğu için mesleğinde geçirmiş olduğu evreleri,  yaşadığı olayları ve olayların gidişatını ve “ihtiyar” takılmasını bu denli ironik bir şekilde  aktarması çok hoşuma gitti ! Bu arkadaşımız bildik, tanıdık bir kardeşimizdir…Bu mektubu müdürüne verdiğin de müdürünün yarısını bile anlamadan türkçesini yazıp, vermesini istediğini belirtmiş arkadaşımız! Valla siz de şöyle bir göz atın bakalım Osmanlıca derdinizi nasıl anlatacaksınız bir görün istedim!

Bu zamanda Türkçeyi bile konuşmadan emojilerle derdini anlatanlar böyle bir yazı ile karşılaşsalar ne yaparlardı… Buyurun okuyun!

Talebe-i Mazur-ı Akl Hususi Tedrisat Mektebi Muduriyyetine

Bir önceki okulumdan müfarakat etmeden önce bahusus her zaman kişilerin hakkını tevdian, mutekit bir çalışma azmi gayreti başta olmak üzere diğer çalışanlar ile müdevele-i afkar içinde bulunmayı şiar edinmiştim. Kavanini mehmaemken tereddütsüz uygulamam ile ün salmışken ve alederecat içinde madunlarıma istimdat ederken çok zaman gerek tahriren gerekse şifahen uyarılarla, tatbikiyesi yüksek işlerin yapılmasını kesif biçimde tavsiye ettiğim de olmuştur. Her işin iptidasında, içtima akdetmek sureti ile ati için düşünülen şümullü mefkureleri ve esbak çalışmaları menha imkan yeni çalışmalara inkılap eyleyen bir ruh ile çalışmak hep önceliğimiz oldu. Diğer cihetten tevhid-i harekat olarak istihdafımız, bilakaydü şart yaptığımız güzel işleri inkişaf ederek, eskiden beri süre gelen uygulamaları alafranga bir düzeye imale etmekti.

Malum-Sen takaddüm eden yıllar genellikle böyle geçti. Mevcut payitahtın terviç ettiği Malum-Sen ile hakkın tefevvuku yok olmuş, el birliği ile hayata geçirilen ve tessüs eden kurumlar menha imkan tevakkuf dönemine geçmiştir. Zor şeriat tahtında geçirilen bu yıllarda cebren ve hile tarikiyle ve suret-i katiyede, kurumların yönetimsel hitamına ihzar yapılmıştır. Açık biçimde sistemden tecerrüt edilmiş yöneticilerin, bihakkın alttan gelmiş ve noktainazarı olarak ale’lumum solda yer almış Cumhuriyet’e bağlı müderrisler olması sanırım tesadüf değildir. Mamafih muktazi olan doğru bildiğimiz yoldan müfarakat etmeden bir direniş ihzar etmek bundan daha haiz-i ehemmiyetlisi, bizarure ve her zaman ki gibi vazgeçmemek ve yaşananları musirren adem-i kabuldü. Mamafih, teşrik-i mesai ettiğimiz bazı arkadaşların sükuta müteveccihen bizlerden fikirsel olarak münkasem olmaları mukaddememizde suhuletle bertaraf edilmiş olsa da bu hadiseler aslında refikin gerçek yaşamda ki kazık hülasasını bizlere anlatıyordu. Meydana gelen bu yaşanmışlıklar çalışma yaşamımda tabi ki her şeyin üstünde değildi. İdealler adına bazı düşünceleri deruhte etmek o

dönemde belki de bize düşmüştü ancak istikbal adına her şeyi hiçe ittihaz ederek yol almanın doğru olmadığı da zamanla gün yüzüne çıkmıştı. Mevcut sendikamız tarafından ortada sıpa gibi ibka olmakla birlikte binaenaleh mütemmim bir çok teşebbüsatlarımız bilaistisna olarak dikkate alınmamıştı. Aslında muvafık olan, farklı görüşleri müzaheret değil de bu görüşlere tahammül etmek erdemi doğru olsa da bunun tam tersi bir sakat düşüncenin etrafında tecemmü, ortak düşüncelerin uygulanabilirliği noktasında ki niyetleri çürütmüştü.

Vakıa bu yaşananlar iyi tecrübeler değildi ancak mesleki yaşamımda özellikle son dönemde ve maahaza mübrem ve derkenar edilecek tecrübelerimi eksiksiz ve ayrıntılı olarak genç müderrisler ile paylaşmak isterdim. Hatta bununla da inkifa etmeyerek kurumsal başarıyı tezyide yönelik çalışmalar yapılması da isabetli olurdu. Mevcut tecrübelerin istimali ve bizatihi hayata geçirilmesi, genç müderrislerin mesleklerine, fikirsel hürriyetlerine sıkı sıkıya bilatereddüt rabtına fayda sağlayacaktır.

Kamal-i muhabbetle arz- ihtiramat ederim…

Sivas Eşrafından Müderris Hüseyin oğlu

Önceki İçerik
Sonraki İçerik
İLGİLİ YAZILAR
- Advertisment -

Son Yazılar

İlgili Yazılar