Ana SayfaLütfü ErtürkNeden, Hayır Demeliyiz?

Neden, Hayır Demeliyiz?

Birkaç gündür yazdıklarımla, kafamın içindeki sorulara cevap aramaktayım!Niçin yarıştırılıyoruz, kimin işine geliyor? Bir evet ya da hayırla bir ulusun kaderi değişecek mi?

Evet değişecek! Sadece bu ülkenin anayasası değişmeyecek, Bir milletin kaderi de değişecek…

Hani, hatırlar mısınız? Sıkça bahsettiğim,1982 yılında dinlediğim bir radyo anım vardır. BBC’nin Türkçe yayınlarında rast geldiğim bir konuşma vardı! Yıllarca, belleğimde yer etmiş, bir beklenti haline dönüşmüştü…  2012 yılında sonuçlarını almıştık!

Neydi bu?

Radyo, ABD’li bir Pentagon yetkilisinin sözlerine yer veriyordu!

“Bizler, 30 yıl sonra Türkiye’deyiz! Ortadoğu’da sınırlar değişebilir. Büyük ortadoğu projemizin hayata geçmesiyle, “Türkiye’de ki varlığımız daha da yüksek derecede hissedilecektir.”

Ne demek bu? “İstila edeceğiz” demenin bir başka yolu!

Öyle de olmadı mı? 2012’de ilk ayağını izledik! Kurbağa deneyi misali işte; birden kaynar suya atmıyorlarda yavaştan kaynatarak, alıştıra alıştıra yok etmeye çalışıyorlar ülkemi!

Bu işlerin ağababası CIA görünse de esas bağlı olduğu yer Pentagondur! Yani,  asker devlet modelidir ABD…

Sizlere bu akşam, Samuel Phillips Huntington’dan bahsedeceğim. Kısacık olacak ama çok şey diyecek bize!

1988 yılında yazdığı, “Medeniyetler Çatışması” adlı kitabında yazdıkları tek tek çıktı diyebiliriz! Bir farkla!

Türkiye farkı!

Türkiye, bulunduğu coğrafi ve beşeri konum itibariyle Huntington’u yanıltacaktı. bütün tezlerini alt üst edecekti. Neydi bu? Mustafa Kemal’in Türkiye’si… Yani cumhuriyet demokrasisi ve laisizm…

Phillips Huntington;

“ülkeler arasındaki çatışmaların ve ülkelerin kendi bünyelerinde yaşanan çatışmaların, giderek kültürel ağırlık kazandığını savunmaktadır. Yazar, küreselleşme sürecinde Batı ve diğerleri arasındaki çatışmaların artacağı öngörüsünde bulunmaktadır.

Öyle de oldu!

Etnik kökler ayrılıştırılarak, ulus devlet modelinden çıkarılan ülkelerin, yönetimleri ya da yöneticileri bahane edilerek istila edildiler.

Biri Hariç! Türkiye…

Ta ki Pentagon bunu fark edene kadar!

Ortadoğu’nun coğrafi ve beşeri durumuna uymayan,  yönetimlerine ise uzaktan yakından benzemeyen, Üniter devlet yapılanmasın da cumhuriyeti özümsemiş, özümsetmiş. Aynı zamanda laisizmi halkına kabul ettirmiş bir devlet ve de idari sisteme riayet eden bir milletin uyumu rahatsız edecekti.

Phillips Huntington; yanılamazdı. Ve denemeye karar verdiler!20 devlet üzerinde oynadıkları tiyatroyu Türkiye’de de oynamaya karar verdiler.

CIA, Tayyip Erdoğan’ı sıkıştırırken; pentagon, desteklemeye başladı! Pentagona göre “Tek adam” projesinden sonuç alınmalıydı! Pentagon, CIA’ye projesini kabul ettirdi…

Nereden mi anladım?

Amerikan hukuk tarihinde ilk defa bir dava belirtilen tarihte karara bağlanamadı!  Kimin davasıydı bu?

Reza Zarrap davası! Ekim 2017 tarihine ertelendi.

Evet, Huntington ’un  “Medeniyetler çatışması”  tamamlanmalıydı!

Ama nasıl?

Türkiye öyle bir yola sokuluyor ki! Geri dönüşü mümkün olmayan bir yola… Dönebilirse 200 yıl geriden gelecektir.

Evet, bütün göçlerin tek bir amacı var. “Bedevileştirmek!” Türkiye’yi Bedevileştirecekler.

Türkiye,  tıpkı Irak gibi Suriye gibi ulus devlet modelinden çıkartılarak, aşiretleştirilmiş bir sisteme doğru gitmektedir. Otonom bir parlamenter sistem gelecektir.

Bunun için ülkenin içine daha çok göç, daha çok çeşitli halklar gönderilmeliydi. Arap, Afgan, Ezidiler gibi. Günü gelince de düğmeye basılmış gibi azınlık muamelesi yapacaklar ve onlar da kurtarıcılarını (ABD)  beklemeye başlayacaktır.

Cumhurbaşkanımızın, öncelikle Türkiye’nin belediye reisi havasından kurtulması gerekiyor. Her şey benden sorulur takıntısından kurtulmalı. Bir ülkenin kaderi tek adamın elinde olmamalı! Şayet olursa O ülkeyi tek bir adamın elinden almak, emperyalist ülkeler için daha da kolay olacaktır.

Tek adamlığı, hızla reddedip, gerçeklerle yüzleşmesi gerekiyor.

Çünkü yolun sonu görünüyor!

Emperyalistler, artık eskisi gibi sözlerine sadık değiller! 1918’de olduğu gibi kaçmak için, gemi de göndermiyorlar.  Ya da 1946’da olduğu gibi korumaya da!

Hepsi bir olup, o ülkeyi aralarında paylaşıyorlar… Kuveyt, Libya,  Irak en başarılı oldukları yerler. Rusya ve ABD arasında Suriye için pazarlıklar sürmekte. Biz yine bir koyup, üç kazanamadık. Vazgeçelim bu sevdadan…

Yani, biz diyoruz ki iki ucu da b.klu değnektir bunun!

Siz diyorsunuz ki “evet” deyin! “Hayır” çıksa ne olacak sanki? Ülkenin selameti için durdurun bu süreci!

Aksi takdir de “durdurun Dünya’yı inecek var”… Diyecekler bizim için. Kampanya ile gelenler kumpanya ile gittiler. Mesele senin tek olmanda değil, tek bırakılmanda…

İLGİLİ YAZILAR
- Advertisment -

Son Yazılar

İlgili Yazılar