Nasıl geçmemi isterdiniz?..
Hadi iyi şeyler söyleyelim de öyle geçsin!..
Biz, gazeteciler, gözlemlerimizle, istihbaratlarımızı karşılaştırır, analizlerini yapar, yazılarımızı yazarız…
Gazeteci “tarafsız olmalıymış” sözünü çok duymuşsunuzdur!.. Bence değil, en azından bu bana göre bir şey değil!..
Ben tarafım kardeşim! Diğer başka bir arkadaşım bir başka taraf! Bir diğeri bir başka taraf!..
Tarafsız gazeteci yavan ekmek gibidir. Tadı tuzu yoktur.
Beğenirsin ya da beğenmezsin senin değer yargılarına göre değişir. Oportünist olmak, işi idare ettirmekten öte geçmez!..
Yarından sonra!
En az dört yıl bu heyecan yok!.. Genel seçimlere kadar yani. O bile bu kadar heyecanlı olmaz…
Son sahnelere, son karelere bir göz atalım mı!
Öncelikle izlemiş olduğum geceyle ilgili söyleyeceklerime değineyim!
İnsanlar yorgun! Yoruldular…
Volkan Yılmaz Başkan için dillere pelesenk olmuş Müslümvari bir sözle ifade edelim “Baba yorgun” diyelim.
Birkaç nedeni var ama seçimi tek başına sırtlandı götürüyor.
CHP, neredeyse genel merkezini buraya taşıdı. Herkes burada!..
Ne için acaba?.. Kolay cevapları sevmem. Ne çok işi varmış Silivri’nin yeni fark ettiler…
Karşı cenahta herkes yorgun! Yorgun olmayanlar bile yorgun! Yorgun insan taklidi yapıyorlar ya, ona taktım!…
Buray, nasıldı derseniz?.. Okullardan çocuklar bile sınıf öğretmenleri nezaretinde oradaydılar! Saat 23.00’de dağıldılar zaten… Bu olay bana CHP’nin İlk 10 yılı için umut kaynağı oldu(!)…
Televizyon izliyorum! CHP Genel Başkanı Memleketi Manisa’da konuşuyor. Konuşuyor ama aklı burada kalmış sanki!.. Hâlâ emeklinin maaşını konuşuyor. Birisi uyandırsın artık!
Yerel seçimlerde olduğumuzu anımsatsınlar… “Geleyim halledeceğim” diyor(!)
Hiçbir karşı akım bu kadar pasifize edilmemiş, hiçbir bir propaganda bu kadar deformasyona uğramamıştır! 4,5 yıl sonrası için halkı galeyana getiriyor!.. Nisandan sonra gider bu başkan demedi demeyin!..
Birileri sorsun istiyorum. Sayın Engin Altay’a burada olmaktan mutlu mu?..
Sayın Vekilimizin mimikleri hiçte öyle demiyordu!.. Bana göre tecrübesiyle Genel Başkanlığı doldurur ve de hakkını verirdi sanırım!..
Ah şu mI1 olmasa ne iyi olacaktı… açarız ileri de konuyu!..
CHP’nin biri Ankara’da, diğeri İstanbul’da iki başkanı var. Bu arada, İl başkanını gören, bilen var mı?.. Canan Kaftancıoğlu’ndan sonra o koltuğun hakkını veremedi bir türlü! Nerede olduğunu gören, bilen var mı?.. Büyükşehir bütün vaktini alıyordur sanırım…
Kıraç nasıldı derseniz?.. “Hastayız dede!..” Diyenlerdenim…
Son günlerde politik olmayan bazı isimler sanki zorunlu beyanatlar verirmiş havasıyla konuşuyorlar! (Her iki taraf içinde geçerli)
“Biz her iki tarafa da aynı mesafedeyiz. ”Hadi be, biz de yedik yani!”
Kimsenin adamı değiliz! Ol be kardeşim, ol! Neyi bekliyorsun?..
Çaktırmadan bir sorun, “Biz, derken; bakın bakalım ne demek istiyor?..
Bin kişiden aşağıya sayarsa, ayıp olur yani!..
Tam 50 yıldır dinliyoruz, bu nakaratları!..
Tutankamon, kendini tanrıyla eş tutan mısır krallarından biridir. İyi yol tutmuşluğu ile ünlüdür. Bir de tutmayan kamyonlar var zamanımızda…
Bu malların pazarı tutmaz artık, devri modeli geçmiştir! Eh, seçim sonrası bakacağız(!)… Piyasaları da yok değil yani, kör malın, kör alıcısı olur!..
İftarda buluşuruz…
Bitti bu iş!..