Ana SayfaLütfü ErtürkKeşke Sorabilseydik!

Keşke Sorabilseydik!

Dememek için, bugün bu soruları sormakla kendimi sorumlu hissediyorum.Kimsenin konumunu ve de konulara karşı olan pozisyonunu eleştirmek için sormayacağım!

Sadece,  geçtiğimiz hafta içerisinde halkın kendi arasında sorguladığı konuşmaları iletmek istiyorum!

Kısa bir müddet önce merkez üssü Silivri açıkları olan bir deprem yaşadık!

1999 yılından bu yana sorgulanmayan, araştırılmayan deprem kendisini hissettirmesiyle birlikte gündemimize oturuverdi!…

Hatta 2-3 Aralık 2019 tarihleri arasında İBB, deprem çalıştayı da düzenledi! Katılımcı ve konuşmacılar açısından oldukça iyi geçti…

Bu çalıştayda, 21.11.2019 tarihli İstanbul büyükşehir deprem seferberlik planları açıklandı.

Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, özellikle üstüne basa basa söylediği; ilçelerin acil olarak deprem birimleri oluşturması ve bu konuda teknik elemanlarla kendi ilçelerinde deprem çalıştayları düzenlemelerini istedi…

Düzenledi mi belediyemiz?

Evet, geçen hafta Sayın Belediye Başkanımızın şu sözleri ile açtığı bir deprem toplantısı yapıldı:  “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, kentsel dönüşüm strateji belgesinin hazırlanmasına yönelik ilke ve esaslar çerçevesinde Silivri merkez ve tüm mahallelerde saha çalışmalarımız başlamıştır. Bu kapsamda ilçemizdeki yapıların depreme dayanıklılığı, afet risk alanları ve zemin etütlerinin tespiti yapılacaktır”. Dedi!

Kızılay bu konuya neden ve ne sıfatla girmiş oldu onu da anlayabilmiş değilim!…

Ama, başkanımızın doğru, güncel ve ilkeli bir yaklaşımını izlemiş olduk!

Ya Sonra?

Sonrasına gelmeden önce bir öncesine bakalım mı?

Bir önceki Belediye Başkanımızın bu konudaki çalışmalarına bir göz atalım mı? Hadi gelin bir bakalım, ne yapmışlar?…

Daha önce de Özcan Başkanımızın zamanında zemin haritaları çıkarılması amacıyla belediyemize hibe yardımı alındığı biliniyor.

Oldukça da iyi bir hibe alınmıştı!

Fakat bugüne kadar sadece Silivri merkez (Yenimahalle, Piri Mehmet Paşa ve Ali Bey mahallesi zemin etütleri yapılabilmiştir.) yani köylere, bir başka deyişle 36 mahalle ile ilgili çalışmalara ait bir bilgimiz yok.

Çalışma yok da ondan!…

Yani, Volkan Başkan; “geldiğimizde hiçbir veri bulamadık” dese yeri var.

Konuşmasında bu konuya kısmen girmiş durumda zaten! “Bulamadık” demiyor!

“İlçemizdeki yapıların deprem dayanıklılığı, zemin haritaları ve afet risk alanları belirlenecektir” diyor. Yani, “geldik, bulamadık” demenin bir başka deyişini deniyor!

Aslında, zemin değerleri belirlenmeden afet risk alanlarının belirlenmesi mümkün değil!…

Yani neresinden bakarsanız bakın toprak üstü deprem!

Ya toprağın altı?

İlçemizde, belediyede ve üniversitemizde zemin laboratuvarı mevcut değil.

Aslında konu burada kapanıyor ama hadi biz yazalım yine de!

İşte burada sorular sorulması gerekliliğine inanıyorum!

Bu kadar büyük bir arazide, zemin sondajları ve yapı incelemeleri için profesyonel bir ekip gerekli değil midir?

Yapılacak çalışma planları nelerdir? Bu planlar, belediyemizde mevcut mudur? Mevcut ise üzerlerinde çalışmalar yapılıyor mu?

Çalışma yapan bu ekip kaç kişidir? (Sorularımız dünden bugünedir)

Bu çalışmaları, özel bir şirket yapacaksa kimdir ve bu şirketin daha önceden böyle bir çalışması mevcut mudur? Bu kadar büyük bir arazide zemin sondajları ve yapı incelemeleri için profesyonel bir ekip gerekli değil midir?

En önemlisi, “deprem burnumuzun dibinde” söylentileri arasında bu çalışmalar kaç ay sürebilir?

Vatandaşımız, oturmakta olduğu yapısına güvenmek istiyor. Bu aşamada özel bir şirkete yaptırmaktansa belediyeye yaptırmayı tabi ki yeğleyecektir.

Yapılarımız riskli çıkarsa ne olacaktır?

Mühürlenecek midir?

Söz konusu riskli yapılar ne olacaktır? Biliyoruz ki çarşıdaki pek çok yapı 40 yaşının üzerindedir ya köyler?…

Sahildeki kum zemin üzerine yapılan yapılar ne olacaktır?

Çevre ve şehircilik bakanlığı bizi rant düşkünü müteahhitlere ve özel şirketlere karşı nasıl koruyacaktır?

Sonuçta, insan hayatı değerli olmakla birlikte zaten insanımızın binbir güçlükle edindiği evini kimler koruyacak kimler denetleyeceklerdir? DASK yeterli midir?

“Ekiplerimiz geziyor” denmekte. Daha gören yok. Bilen yok!  Kimdir bu ekipler? İş konuları ya da akademik yapıları depremi ne kadar kapsıyor? Çalışma planları nedir?

Neden üniversiteyle birlikte çalışarak halka daha güven verici projeler oluşturulmamaktadır…

Sayın Başkanımızın, kendi konuşmasında değindiği “Silivri’de kentsel dönüşüm stratejik belgesi için gerekli çalışmaların başladığını” ifade etmiş!

Bundan önceki dönemde yapılan kentsel dönüşümlerin stratejik belgeleri yok muydu?

Zemin etütlerini kimler yapıyor?

“Dayanıklılık testi çalışmaları başladı” diyor başkanımız!…

Nereye ve kiminle sorularına cevap arıyoruz…

Dışarıdaki insanımızın hemen hemen birebir olan bu sorularına cevap aramaktayız!…

Ben bu yazıyı yazarken, deprem projeleri üretmekte olan ve “önce insan” ilkesini benimsemiş, gündemdeki çalışmalarının %50 sinden fazlasını depreme ayırmış bir Sivil toplum kuruluşunun mensubu olarak, halkımızla yaptığım sohbetlerden derledim. Onların endişelerini ve sorularını yansıtmaya çalıştım!

Gelecekte, belediyemizle bu konuda çalışmalar içerisinde olmayı planlarken; geçmişin izlerinle boğuşmak yerine, yeni projeleri hayata geçirmek istiyoruz….

Sayın Başkanımızın konuşmalarında ayrıntılara yer vermesini umuyoruz! En kısa zamanda ürettiğimiz projelerimizle çalışmalarında birlikte olmak istiyoruz…

Önceki İçerik
Sonraki İçerik
İLGİLİ YAZILAR
- Advertisment -

Son Yazılar

İlgili Yazılar