…Ne?..
Hemen açıklıyorum!..
“İki anne fırını” demek…
İtalyanca ya da Latinceden diyelim. İsmi çok hoşuma gitti, içeri girdik. Müthiş kokular geliyor burnuma, bir sandalyeye çöktüm kaldım.
Serde diyabet var ama kime diyorsun?..
Gözüm pasta dolabında, bir an önce gelsinler ve o müthiş soruyu sorsunlar istiyorum!
“Ne alırsınız ne ikram edelim?..”
Kısacası soru bu ama öyle olmadı!
Gözleriyle gülen bir kızımız oturduğumuz masaya teşrif ettiler ve tanıştık. Babası arkadaşım, dünyalar iyisi bir arkadaş, dost canlısı 1995’ten beri tanırım. Mustafa Yözdemir, Bigados Çapari Restoranın sahibidir. Bir zamanlar Selimpaşa ’da görev yaptığım yıllarda uğrak yerimizdi… O kendini ispatlamış bir işletme ama bana “Gel, seni kızımla tanıştırayım, sen gastronomiden anlarsın” dediğinde doğrusu bu kadar güzel bir lezzet dünyası ile buluşacağımı tahmin bile edemezdim!..
Didem Yözdemir Göksel, aslında biyolog, akademik unvanlı genetik mühendisi bir arkadaşımız. Bir gün gastronomi dünyasında yolunu kaybediyor ve bir daha da geri dönmüyor. Yani o sihirli dünyada kalmayı tercih ediyor ve orada harikalar yaratmayı hedefliyor.
Size ürünler hakkında bilgi vermeyeceğim! Gidin, kendiniz karar verin…
Mekân, muazzam bir dinlence alanı. Denize mesafesi sadece 50 santim, çiçeklerle bezenmiş bir bahçesi ve bir kahve içimi uğruyorsunuz, çıkarken ruhunuz dinlenmiş olarak çıkıyorsunuz.
Sonrasında alışkanlık yapacağını da vurgu yapayım!
Bütün ürünler tamamen doğal, ticari kaygı yok!
Müşterileriyle çok ilgililer, bir şeyleri sorayım istedim, yok soramadım! Ürettikleri ile çok bilgililer, susmayı tercih ettim…
Bu satırlarda 2014 yılından beri yayımdayız! Yazdığım işletme sayısı ancak dörttür.
Böyle güzel, böyle güvendiğim mekanları zaman zaman sevdiğim dostlarıma, arkadaşlarıma öneriyorum… Hepsi bu!..
Yarattıkları ortamı ve ürettikleri lezzetleri çok sevdim!..
Selimpaşa Limanı, Çapari Balık Lokantasının yanı. Dimama Bakery… Mekân sahibi kızımız, Didem Yözdemir Göksel ile de sohbet etmeyi unutmayın!..