Nasıl başardın
En buz kestiğim anda gelmeyi
Nasıl duydun sesimi
Kırk kilitli kapının ardından…
Çıkardım, aşk elbisemi sandıktan
Kokusu hiç değişmemiş,
Ne de güzel yakıştı üstüme yeniden.
Eskimeyen duygular üfür üfür eserken,
Hiç değişmemiş bakışların
Hala sesin titriyor “Seviyorum” derken…
Evet, duygularım buz kesmişti sen yokken
Sakla beni bu defa!
Kimseler bilmesin, beni bulduğunu.
Benim, aşkınla sarhoş olduğumu.
Yüzümde güller açtığını kimse görmesin.
Çalmayı sevenlerle dolu ortalık,
Göğsünün ortasına sakla beni…
Sorarlarsa, ömrü bir günlük kelebekti dersin…
*******&*******
Manolya Kokulu Yârim…
Yüreğine tanrının eli değmiş,
Alnından melekler öpmüş senin.
Ruhunun penceresini açık mı unuttun?
Nefesini manolya kokuları sarmış.
İnciler dökülmüş ahu gözlerden.
Özenle toplanıp ak gerdana dizilmiş.
Nasıl da yakışmış gümüş teller saçına.
O güzel tenin saf ipekten örülmüş.
O mağrur başını omzuma yasla.
Sen türkülerini söyle.
Ben manolya koklayayım…