Özellikle de içinde bulunduğun, yanında olduğun gücü nasıl aktardığınızla doğru orantılıdır. Öyle de yargılanırsınız toplumda…
Öyle olmadı mı şimdiye kadar?
Aslında bu bir teşekkür yazısı olacaktı ama öylece geçiştiremezdim! Benim de sizlere iyi olan şeyleri hissettirmem gerekiyor diye düşündüm!
Bir meslektaşımızdan söz edeceğim. Bu mesleğe gönül vermiş bir kardeşimizden…
Gazeteci bir babanın oğlu. Bir gazeteci ağabeyin kardeşi ve bir gazeteci kardeşin ağabeyinden söz edeceğim!…
Eren Ermiş!
Belediyemizde görev aldığında gerek başkanımıza gerekse kendisine daha ilk günlerinde söylemiştim!
İyi oldu, İsabetli oldu demiştim…
Evet, Silivri Belediyesi gerçek anlamda Basın Danışmalığını, Basın Yayın Müşavirliği adı altında organize edecekti. Hem de görevini aşkla ve ciddiyetle yapacak genç bir gazeteci kardeşimin omuzlarına yükleyerek!
Çok sevinmiştim!
Bana hissettirdiklerini, Volkan Başkana da hissettirerek almış oldu bu unvanı!
Kendisiyle, bir yıl içinde iki kez ve yaklaşık 5’er dakikalık görüşmelerimiz olmuştu! Basın danışmalığından çok halkla ilişkiler birimi olarak hizmet veriyordu! Başkanının gözü, kulağı, sesiydi adeta…
Kopyala, yapıştırmalarla iş üretmiyor, masanın başında kafasını ekrana gömüp kaytarmıyordu…
Gerçek kaynaklara ulaşır, araştırır, ortaya çıkarır ve tanıtımı yaparak o “müşavirlik” ismine layık olacaktı kardeşimiz!
Öyle de oldu!…
“Önce insan” sözcüğünü duvar reklamlarında geçiştirerek değil, sorumlu yayımcılık yaparak, insan ilişkilerinde sosyal medya üzerinden takibini yaparak gerçekleştirecekti…
İzninizle, tam da burada kendimden örnek vereceğim!
Geçtiğimiz günlerde ağır bir hastamız vardı. Dayım İbrahim Konur Cerrah Paşa Hastanesinde 2 aydır yatmaktaydı!
Covit 19 değildi ama geri dönülmesi çok zor bir hastalığımız vardı! Dün kaybettik dayımızı…
İşte bu süreç içerisinde tuttu kendini bana hatırlatma ( Abi yapabileceğimiz ne varsa) gibi bir hataya düştü. Benim bitmek bilmeyen isteklerimle karşı karşıya kaldı…
Olabilecek ne varsa da yapabileceklerinin hepsini yaptı!
Şimdi sormazlar mı insana? “Ya kardeş, git işini yap; neyin takibindesin? Bak başına iş alırsın, yapma bunları” diye!
Sen üzülme onları da yaparız dedi!
Nasıl bir gücün içindesin? İçinde bulunduğun o gücü, insanlara bu kadar güzel geçirebilme mesleğini nasıl yükledin o yüreğine!…
Sağ ol be çocuk! Buradan yüzlerce insanın huzurunda sana binlerce kez teşekkür ediyorum! Bana yaptıklarından çok, şu mesleğimizi yüzünün akıyla yaptığın için. Sakin güç demek geliyor içimden sana… Ne güzel çalışıyorsun, en ulvi duygularımla kutluyorum seni…