Daha doğrusu çok güzel haberler aldım. Ben de sizlere ulaştırıp, paylaşmak istedim.
Ayrışmanın ve de ayrıştırmanın en babasını yaşadığımız şu son yıllarda böyle güzel birleştirici, kaynaştırıcı gayretleri görünce yazmak istedim…
Malumunuz, Ramazan ayındayız. Akşam iftar sonrası sahil turundayım. Gözüm, Piyatanın içini tarıyor. Aydın kardeşimin sesi yükseliyor. “Gel bir kahvemizi iç” diyerek; içerisi kalabalık yaklaşıyorum. Hepsi bizim çocuklar…
Öz Alibeyliler Derneğinin yönetim kurulu olarak herkes orada. “Hayırdır?”, Diyerek önce sarılıştık.
Sağ olsunlar izah ettiler.
“Öz Alibeyliler olarak 07.06.2017 Çarşamba akşamı derneğimizin iftar yemeği var. Buyur bekleriz“ diyerek konuya da giriş yaptılar.
Bu arkadaşlarımızın sevgilerine mazhar olmak, benim için çok ayrıcalıklı bir durum. Kiminin babası ile kiminin dedesi ile mutlaka bir bağımız olmuş ellerinde büyümüşüzdür.
Güven en büyük birleştirici bir unsur derler. İşte öyle! Bizde oturduk sohbetlerine katıldık. Davetli listesi çıkıyordu. “Kusursuz, eksiz bir yemek olsun” diyordu, Aydın kardeşim. Ahmet ağabey,” aman kimse unutulmasın” diye tembih ediyordu. “Nasıl güzel bir dayanışmadır bu” dediğimde, “asıl sürprizi söylemedik daha” dediler. Biraz sonra şaşkın ve meraklı gözlerle bakarken, Mehmet ağabeyimiz patlattı sürprizi! Yemek sonrası bir de mahallenin yaşlılarını ve kadınlarını Edirne’ye camilere götüreceğiz diyerek güzel haberi vermiş oldu.
Biz de manşet gazetesi olarak ilk davetimizi almış olduk.
Ne diyebiliriz ki? Bu güzel insanlara söylenecek en güzel söz; “Rabbim yaptıklarınızı her iki tarafta da karşınıza çıkarsın. Ne güzel hizmetler bunlar, en güzel hizmetler bunlar… Hepinizi tek tek kutluyorum.