2006 yılında Değişim de yazıyorum. Ramazan Köşesi var.”Latif Hoca cevaplıyor” diye! Okuyucular soruyor hocamıza! İftar yemeği vermek ne kadar sevaptır diye! Hocamız çok güzel cevaplamıştı. “Yoldan geçen oruçlu bir Müslime;  iftar vakti bir hurma ya da bir zeytin tanesi verir orucunu açmaya yardımcı olursanız, Allah’ta günahlarınızı affeder.” Diye yazmıştı.

Peygamberimizin Hadislerinde de fakir ve fukaraya ramazan boyunca yiyecek ve içecek yardımında bulunanlar büyük sevaba girecek diye yazar…

Partiler, İş Adamları, Belediye Başkanları, Dernek Başkanları, Siyasetçiler adeta yarışıyorlar ramazan ayında.

Demek ki günah çok ki çok sevap alıp durumu kurtaracaklar diye düşünmekten alamıyorum kendimi! Böyle düşünüyorum diye de alacağım günahlar, sevaplarımdan götürsün biraz…

Tüm yurtta olduğu gibi şehrimizde de bu yarışın iki favorisi vardı. Ak Parti ve CHP Belediyesi…

Ak Parti yine çoğunluğu mahallelerde olmak üzere Partisi adına kalabalık gruplara iftar yemekleri düzenledi. Aslına uygun dualı, tekbirli, iftar yemekleriydi bunlar. Final her zamanki gibi Sahilde idi. Oldukça kalabalık bir iftar yemeği oldu! Ak Partili yöneticilere göre 10 binin üzerinde bir katılım vardı. Yerel medyamız olaya daha temkinli yaklaşıyor. 5-6 bin civarında tahminle gündemi oluşturuyordu.

Öte yandan, CHP’nin belediye ile hareket ettiğini gözlemledik! Belediyenin de Belediye Başkanımız Özcan Işıklar’ın bizzat destek verdiği sivil toplum örgütleri ve dernekler üzerinden iftarlar düzenlediği gözümüzden kaçmıyordu.

Öyle ki! Dernek üyeleri, kendi başkanlarına teşekkür ederken, başkanları da;  “bizlere bu iftar yemeğini veren Sayın Belediye Başkanımıza çok teşekkür ederiz.” diye beyan paylaşımında bulunuyorlardı. Öyle ya! En çok sevap, kendilerinden çok Belediye Başkanlarına gerektiğini biliyorlardı belki de…

Güzel insanların iftarlarına şahit olduk tabi ki!

Yoldan geçenlerle, çalışanlarla, emekliyle, el ele omuz omuza, komşu komşuya iftarlar… Protokolsüz, Yönetimsiz, ayrıcalıksız… Sokakta pişti sokakta yendi.

Halefle selefin iftarlarına baktığımızda bariz olarak görünen birkaç olayı aktarayım!

Ak Parti’nin iftarlarının daha bir ramazan havasında ve edasında geçtiği tertip ve katılımın daha bir sistemli olduğu göze çarparken. Katılımcıların mahalleliden ve konuklardan olduğu gözlemlendi. Son iftar yemeğini baştan sona gezerek göz aşinalığı ile taradım. Piri Mehmet Paşalı çoğunlukla iftardaydı. CHP’li üyelerde dâhil olmak üzere ve Ak Parti Teşkilatının otobüslerle köylerden taşıdıkları vatandaşlarımız vardı. Yani Ak Partililer; iftar edenlerin değişik gruplar olmasına önem gösteriyorlardı.

Belediyemizin desteklediği dernek ve sivil toplum kuruluşlarının İftar yemeklerine baktığımızda gördüğüm manzara beni çok etkiledi.

Hangi yemek olursa olsun iştirak edenler hep aynı kişilerle görüntü veriyordu. Sanayiciler, esnaflar, sanki 500 kişilik bir grup var her yemeğe iştirak ediyorlar. İftar yemeğinden çok bazen parti toplantısı, bazen de iş yemeklerini andırıyordu.

Güneydoğu bölgemizde çok yaygın olan bir adet vardır. Para ile ölenin arkasından ağlayanlar vardır. Bunlar daha sonra organize oldular. Cenaze evine giderler ve hemen girişte yer tutarlar. Dövüne, dövüne ağlamaya başlarlar. Taziyeye gelenleri havaya sokarlar. Mevta defin edilene kadar sürer bu işlem.

Kimse gücenmesin! Açın, bakın fotoğraflarınızı kimleri göreceksiniz. 30 gün ramazanda 30 gün iftara katılan insanlarımız var. Oturdukları yerler bile aynı. Hemen sağdan dört ya da beşinci sandalyeler onlarındır.

Hiç kimseye manevi olarak bir şey demeyeceğim! Her vatandaşımız kendisine uygun olanı sergilemiştir.

Ama bir de bu işin maddi boyutu var!

Ak Partinin sahil yemeğinin organizasyonunu izledim! 6 büyük kamyonla girdiler meydana, bir otobüs ve üç minibüs insanla sistem çalışmaya başladı. 100 kişilik bir ordu bir saat sürmeden donattılar sahili. Yemekler aynı hızla dağıtıldı. Aynı hızla toplandı onca şey.

Kaç para dersiniz? Ben bir rakam vereyim! Şayet Ak partililerin beyanı doğru ise! Yani, 13500 kişi gelmiş ise! Tüm masraflar için araç giderlerini de içine katarak kişi başına 10 lira koyalım! 135 bin lira yapar. Eksiği var fazlası yoktur bu hesabın.

Bu 135.000.-TL yi harcayarak kimin sevabına çalışıyorlar merak ettim!

Siz buna diğer 29 günü de ekleyin. Bir kaç trilyonu bulur. Sadece Silivri de bu! Yurt sathında düşünmek bile istemiyorum.

Öbür cenahta durumun bundan farkı yok! Sanırım bazı bölgelerde ve derneklerde Ak Partililere sol bile çekmişlerdir. Bir dernek başkanımız, Sayın Belediye Başkanına teşekkür ederken adeta tarih yazıyordu.

Tek bir hurmadan çıktık yola… Yolunuz açık olsun beyler.

Bayramlarınızda kutlu ve umutlu olsun…