10 yıl önce yazdığım, Fatih Mahallesi adlı yazıyı okuduysanız; bugün burada yazdıklarımı çok daha güzel anlayacağınızı umarak kaleme alıyorum.
10 yıl önceki yazımın ana konusu “birlik beraberlik” idi! Aynı mahallenin 15 yıl sonraki siyasi durumu ise aynen şöyledir: Ortada bir durum yok ki siyaseti olsun mahallenin…
Sadece Özcan Işıklar’ın yarattığı bir kaos vardır ki Fatih Mahallesinin siyasetini temsil edemez. Temsili siyaseti olmayan mahallede de bir durum ortaya çıkmaz!..
Neden böyle düşünüyorum değil mi? Sorunun cevabı 10 yıl önceki yazımızda saklı!..
Biz açalım o cevabı biraz. Yani demem o ki mahalle siyasi konseyi ortadan kalktı. Monolog konuşmalar, monarşiyi getirdi. Yani Tek adam! Ben ne dersem o!.. Peki, tek adam doğruyu görüyor mu ya da doğru karar veriyor mu?..
Biraz gerilere gidelim!
1989 yılı şubat sonu, mart başı idi. Şehrimizde Yerel Seçimler olacak ama ön seçim yapılması gerek! O zamanlar CHP daha yasaklıdır. SODEP’ten aday adayları önseçimle seçilecek!
Adaylarımızdan biri Sayın Talat Soyarslan, diğeri Sayın Selami Değirmenci.
Bir siyasetçimiz daha var ama o tarih itibarıyla askerlik görevini yapmakta! Bir akşam konuşmasında Talat Soyarslan’ın seçim bürosuna geldi. Daha otobüsten iner inmez asker kıyafetiyle uğramış ve aynen şöyle demişti: “Silivri’yi Silivrililerden başkası yönetemez, Çeltikten geleceksin, Silivri’yi yönetmeye aday olacaksın. Müsaade etmeyiz, izin vermeyiz.” Kıyafetini bahane ederek gitmişti.
Ertesi akşam ne oldu biliyor musunuz?
Aynı Özcan Bey, Selami Değirmenci’nin ofisinden diğer tarafa salvolar atıyordu.
Sizce ne oldu dersiniz?..
Bir gecede bir insanın fikirleri bu kadar değişir mi?
Sizce ne oldu dersiniz?
Acaba Fatih Mahallesi Yüksek Seçim Konseyi, Özcan Işıklar’ın kulağına bir şeyler mi fısıldadı. “Acelen neydi? Biz, mahallece bu taraftayız” mı dendi. Ya da “Yönünü bu tarafa çevir” mi dendi. İşte, kendisine 35 yıllık bir siyasi gelecek hazırlayan o müthiş dönüşü kimler, hazırlamıştı!.. Kimler, kulağına ne fısıldamışlardı?..
Bugün, Kasım 2023, temsil ettiği Siyasi Partisinin geleceğini iki dudağının arasındaki monologlara hapseden ve tek adamcılık oynayan Özcan ışıklar. O, hiyerarşik kale Mahallesi sistemini harcamıştır.
Ya ne yapmıştır?
Kale Mahallesini taca atmıştır.
Kale Mahallesindeki dayanışmayı ve birliği bitirmiştir…
CHP’nin İlçe Başkanlığına birilerinin yazlıktan arkadaşı olan bir Zat-ı muhteremi CHP’nin İlçe Başkanı yapmıştır. Başka ne yapmıştır?.. CHP’nin içindeki kendi seçtiği yönetimini, kendi çocuklarını O zat-ı muhterimin emrine vermiştir. Çünkü o zat-ı muhterem, Silivri’de kimseyi tanımaz, etmez. Kimse de o zat-ı muhteremi bilmez, tanımaz!..
Yani bir ihtiras uğruna sokaklar ıssızlaşıyor ve CHP küçülüyor!
Dışarıdaki insanlara Bora mı, Melih mi? Kavgasını yaptıra dursun. Ya Özcan Bey seçilecektir ya da Özcan Bey seçilecektir! Bu fikrim kendisinden emin olabileceği bir “kukla başkan” adayı bulana kadar geçerlidir…