Seçim öncesi ve seçim sürecinde ya partiler ya da adaylar konuşuldu.
“Birileri” seçime girdi, “kazanmak” üzerine planlar, programlar yapıldı. Hepsi, “birileri” için yapıldı. A partisi, B partisi, “birileri” … Seçim öncesi ve sonrasındaki tüm tartışmalar bu içerik ile yürütüldü. Yukarıdan belirlenen kategoriler, konular, vaatler vb. üzerinden tartışma alanları yaratıldı ve toplum tartıştırıldı, tartıştırılmaya devam ediyor.
İşin esası; bu tablo “suni”dir. Ülke düzeyinde de böyle, Silivri özelinde de…
Halbuki konu halkın ne istediği, ne söylediği olmalıydı, “birileri”nin ne istediği, ne söylediği değil… Konuya buradan bakılabilir, ayrıntı görülebilir ise Silivri’de Özcan Işıklar’ın ve temsil ettiği zihniyetin neden kaybettiği daha kolay anlaşılır. Zihniyet derken; Mustafa Kemal, Cumhuriyet ya da Aydınlanma Devrim’lerine taşınmasın konu! Işıklar, onları hiçbir zaman temsil etmemiştir! Konu başka…
Silivri’de, Işıklar’ın kurmaya giriştiği; “ben bilirim”, “benim dediğim olacak”, “herkes bana tabii olacak” vb türü “tek adamlık” anlayışı kaybetmiştir. Hizmet konusu ise aşağı yukarı tabela belediyeciliği ile sınırlıydı, tartışmaya değer değildir.
Aslında, Silivri’de toplumsal mücadeleler tarihi açısından ironik bir seçim yaşanmıştır. “Lanet olsun!” diyenlerin oy kullanmadığı ya da gidip başka partilere oy verdiği bir seçim sonunda tüm ülkenin akışının tersine bir sonuçla karşılaşılmıştır.
Seçimin kazananı MHP değildir! MHP sandıktan çıkan sonuçtur, onlar da “kazanmak” üzerine planlar, programlar yapan “birileri”ndendir.
Silivri’de seçimi ‘KASABA Taraftar Grubu’ kazanmıştır.
KASABA’nın 2010 yılında kurulduğunu, kurucusu Ahmet Nedim Bozdağ’ın 31.12.2016 tarihinde vefat ettiğini, yönetimin kardeşi tarafından üstlenildiğini ve sonuç olarak her yerde olduğu gibi bu ilçe’ye ait bir taraftar grubu olduğunu biliyordum. Çok iyi bir futbol seyircisi değilim bu arada!…
2017 yılında, Fanatik gazetesinin internette yayınladığı bir haber(1) sonrası biraz daha ayrıntıya baktım. Haberin içeriğini paylaşmayacağım. Aşağıya internet adresini koydum, hatırlamak isteyenler okuyabilirler.
KASABA, hayata “Silivrispor üzerinden bakanlar”ın kurduğu bir grup. Ne kadar dar bir alandalar değil mi? diye düşünüyorsunuz! “Hayatları yok aslında!”, “kahveden stadyuma, stadyumdan kahveye!”, “içki-sigara peşindeler!” ya da “yolunu bulma derdindeler!”…
Heyy! Siz, hayata Silivrispor dışında bakabilecekleri bir toplumsal yapı sunmadınız ki onlara! Neyi konuşuyorsunuz?
KASABA, Silivrispor formasını giyerek, bu toplumda kendini var ediyor. Silivrispor’lu futbolcular ile birlikte ter döküyor, ağlıyor, gülüyorlar. Yaşamı onlarla seviyor, amaçlarını Silivrispor ile kuruyorlar. Emek vermeyi Silivrispor sayıyorlar, onunla hayat buluyorlar. Bu şehri, bu ülkeyi Silivrispor ile seviyorlar. Kimileri milliyetçi, kimileri islamcı, kimileri solcular ama Silivrispor üzerinden kardeşleşiyorlar. Yurtseverliklerini oradan kuruyorlar. Aşklarına, sevgilerine, içki kadehlerine oradan varıyorlar. Eee, geçinmeleri de gerekiyor tabii ki. İzin verin de, yardım ve bağış ile ayakta dursunlar…
Işıklar’ın desteklediği klüp başkanı’na hesap soran KASABA, habere konu edilen tarihte hakarete uğradı, yetmedi darp edildi. İşin kötü yanı, toplumsal destek almasınlar diye “barikat” kullanıldı. Hepsi “tek adam’a” tabii olmaları içindi. İyi de; kariyer hırsı için uğraştıkları Silivrispor, KASABA’nın hayatıydı. Hayatınız için kavga etmeyecek misiniz?
Işıklar, o tarihte başkanlığı kaybetmiştir.
Bir ay sonrası… Hacı Bektaşi Veli Vakfı’nın Genel Başkanı’nın da katıldığı toplantıya izleyici olarak davet edilmiştim. O toplantıda; Işıklar’ın temsilcileri, Abdullah Kaya ve yönetiminin “Cem Evi projesi”ni bitiremeyeceklerini, yetersiz ve en önemlisi ”liyakatsiz” olduklarını belirtmişlerdi. Aslında, temel sorun, yönetimin işçi, köylü, esnaf vb. gibi alt sınıflardan oluşmasıydı, ikincisi ise “tek adam”a tabii olmamalarıydı. Küçümsenen yönetim, bir olağanüstü kongre ile düşürüldü.(3)
Işıklar, bu tarihte başkanlığı kaybetmeyi garantilemiştir.
Silivri’de bugün “CHP nasıl kaybetti?” tartışılıyor ve (hala) yeni “birileri” üzerinden tartışma yürütülüyor. Şu aday olmasaydı, şu kişi oyları oraya-buraya taşıdı falan…
Tekrar ediyorum: Silivri’de seçimi ‘KASABA Taraftar Grubu’ kazanmıştır! Gerçeği görmek için hayatın içine bakın, topluma bakın.
Siz, KASABA’nın yüreğine dokunamazsanız, “kardeşlik” masalı ile bir vakfın yerel yönetimini düşürürseniz, kale konveyor firmasında sendika mücadelesi veren işçilere sırtınızı dönerseniz… sonuç olarak toplumun kendini var etmesinin önüne engel koyarsanız, kaybedersiniz!
Küçümserseniz, kaybedersiniz!
Toplum varlık mücadelesine devam eder. Tarih böyle oluşur… Aksini savunarak kimse “solculuk” oynamasın.
KASABA’nın lideri’nin dediği gibi: “Başkaları için kurulmadık ki, başkaları gidince yok olalım!” (2)
Hakan Aydın
12.04.2019
1- https://www.fanatik.com.tr/silivrispor-un-baskani-ve-yoneticileri-tarafindan-saldiriya-ugradik-1321906
2- https://www.silivriliyiz.com/spor/irfan-bozdagsilivrispor-baskani-akgun-duru-ana-avrat-kufur-etti-h15661.html
3- http://www.silivrihurhaber.com/haci-bektas-vakfi-nda-yonetim-degisti-59322.html