Aslında hiç ortak bir yönümüz yok! Hiç mi? Hiç de bir fikrimiz uymaz sizinle… Olsun, ben razıyım gelişinizden yana, Allah’ta razı olsun sizden yana…
Şimdi beni tanıyanlar ne derler bilemiyorum ama söylediklerimde samimiyim…
Gelmenizle birlikte bir Maskeli Baloyu sona erdirdiniz…
Yol ayrımını da çok güzel yaptınız hani!
Bir kere beni ve benim gibilerini kafadan kopardınız… İdeolojik siyaset yapanlar diye! E, eksik olma yani saffımızı biz bildik de yıllarca haddimizi bilemedik işte… Ben memnunum ideolojik siyaset yapmaktan, anarşistlik etmekten…
Hani karşılığını da “eser siyaseti yapmak gerekir” diye bağladınız ya!
Ha işte, bak ne diyeceğim!
Bizim bir Belediye Başkanımız var ki! Bir eser tutkunudur, bir eser tutkunu ki sorma gitsin. Bir dinleyebilseydiniz zat-ı halini, şaşardınız billahi! Bir eser siyaseti yapıyor ki; sormayın gitsin!
Beyefendi; “vazgeçmem de vazgeçmem eserinden” dedikçe; bizi nelerden vazgeçirdi bir bilsen!
Memleketin yarısını bağışladı ama eserden de bir türlü vazgeçmedi.
Arada bir senden de vazgeçmem diyerek; Atatürk’e de bir paye çıkarıyor. Hani o kadar da hakkını yemeyelim artık…
Son dakikaya kadar sizden de vazgeçmemişti ama Siz, Pensilvanya’dan vazgeçince; eh, otomatikman çemberin dışında kaldı.
Gelmeyi iyi ki kabul ettiniz… Biz de dostumuzu düşmanımızı bildik, yüzümüze güleni gördük, dolap çevireni bildik iyi mi? Allah senden razı olsun…
Geldin de ne iyi ettin…
Dedim ya!
Maskeler düştü!
Dünün küskünleri, el ele otobüs tepelerine üşüştü… Meğer ne severlermiş birbirilerini… Kapıdan kovalananlar, bacadan düştü… Eh, ne de olsa aynı hamurdan sayılırlar!
20 bin Silivrili yürüyünce sahile doğru betleri benizleri attı. Eh, Beyefendi yurtdışı gezilerinde sizinle yarışıyordu. 10 puan öndeyiz yalanı da suya düştü.
Şuradan belirteyim ki; bize inan dostlarımız var, inanmayan kardeşlerimiz var ama şahitlik ederim ki Silivri’ye geliş kararınızı, o gün içinde verdiğinizi, gelişinizde de sevdiğim bir kardeşimin emeğinin olduğunu, Partinizin İlçe Teşkilatınızdan önce haberim olduğunu buradan arz etmek isterim.
Biz şimdi kapımızın önünü bir süpürelim! 2015’de de sizinle görüşelim…
İyi ki Geldin be Potamyalı…
En derin hürmetlerimle selamlıyorum sizi…