Konuşmasındaki çelişkileri mi yazsam, belediyecilik konusundaki yetersizliğine mi yansam… Ancak, hangisinden başlayacağımı bilemiyorum. Belki okumayanlar ya da programı dinlemeyenler varsa pasaj pasaj geçelim…
Silivri Belediyesinin bilindiği üzere 122 Trilyon borcu var.
Işıklar: Bizim, devlette borcumuz var. Sosyal güvenlik kurumu, vergi dairesi, kalkınma ajansı bunların tamamı devlete olan borçlarımız. Bizim, borçlarımızın % 90 ‘ı devlete olan borcumuz…
Suçlusu kim? Devlet! Oldu canım…
Yer vermişsin kurumlara; vermeseydin. Devrederken aklın neredeydi. Şartlı devir protokolü yapacak, aklı verecek, tavuk kadar zekâya sahip danışmanın yok muydu? Verdiysen kim için verdin. Şehir planlarında ne için ayrılmıştı o alanlar. Minik bir hatırlatma yapayım. Selimpaşa’da TOKİ’den devraldığınız 100 dönümlük arsayı hangi tarikatın kullanımına verdiniz?
Işıklar: Biz, yıllardır (7 senedir) camilere yer veriyoruz, okullara yer veriyoruz, hastaneye verdik, Jandarmaya verdik, Tapuya verdik. Bizim verdiğimiz yerlerin değerleri borcumuzdan düşülmesi lazım. Niye başka belediyelerden düşüyorlar da bizden düşmüyorlar bunu da muhalefete sormak istiyorum.
Jandarmaya vermişsin, hastaneye vermişsin. Kendin kursaydın jandarma teşkilatını, hastaneni, postaneni, tapuları da sen verseydin vatandaşa… Arsa tarla satışlarına yabancı değilsiniz nasılsa!
Işıklar: BÜYÜKŞEHİR’E HER AY 4 MİLYON LİRA YARDIM YAPIYORUZ”
“Edirne Belediyesi’nin nüfusu 140 bin civarında, bizim Silivri’nin nüfusu kayıtlı 170 bin görülüyor kayıtlarda. Edirne ayda iller bankasından pay olarak 6 milyon lira alıyor. Biz, iller bankasından pay olarak 2 milyon lira alıyoruz. Neden diye sorduk araştırdık, Büyükşehir’e kalıyor. Yani bizim payımızı İller bankasından daha bize gelmeden Büyükşehir’e kalıyor. Biz, Silivri Belediyesi olarak Büyükşehir’e 4 milyon lira borç veriyoruz yardım ediyoruz. Dediler ya Büyükşehir yardım ediyor diye tam tersi ben buna ispata hazırım açıp baksınlar internete, diğer belediyeler Büyükşehir olmayan belediyeler kaç para alıyor, Büyükşehir belediyeleri ne kadar alıyor. Biz, Büyükşehir’e her ay 4 milyon lira yardım yapıyoruz, ben rica ediyorum arkadaşlardan yaptığını yardım kadar da iş yapsınlar burada başka bir şey istemiyorum.”
Büyükşehir Belediyesi İller Bankasından hak ettiği parayı alıyor… Silivri’nin payından kesilmiyor… Ana arterler ara arterler gibi teknik mevzulara girmeyelim. Büyükşehir bu para ile ilçelerde çalışma yapıyor… Sakın Silivri’ye Büyükşehir hiçbir şey yapmıyor deme. İtfaiye 150 personel, İski 200 personel, İSTAŞ 100 personel, Cenaze Hizmetleri 50 personel… Sen öde maaşlarını. Sen yap bu hizmetleri…
Mahsuplaşma demişsin… Allah’tan Kadir Topbaş istemiyor senden yaptıkları hizmet bedellerinin karşılığını. Şöyle de diyebilir;
“Tamam, bizim için sizden kesilenleri size iade edelim. Siz de bizim sizin için yaptıklarımızın bedellerini bize iade edin… Sadece 3 adet arıtmanın bedelini istese 100 sene de ödeyemezsiniz! Siyaset yapma hizmette. Hizmet al o zaman. Bir gerçek var sen CHP’li bir belediyesin…Büyükşehir AKP…Bunun herkes biliyor. Büyükşehir Belediye Kanunu gereği Büyükşehir neyi yapmıyor onu açıkla !!!!
Gelelim Edirne’ye, Gerçi siz daha iyi bilirsiniz, her hafta en az 1 kere geçiyorsunuz oradan… Malumunuzdur. Ben yine de bir bilgi geçeyim Edirne’den…
“Türkiye’nin Edirne ilinde yer alan şehir ve aynı ilin merkez ilçesi. 2014 sayımına göre toplam nüfusu 165.979’dur.(140 bin değil)Ayrıca Edirne İl, canım benim ilçe değil !”
Edirne demişken, Belediyenin AB Büroları var.. Önce devlete borçlarını ödemişler.. Sigorta primlerini, vergi borçlarını, Kalkınma ajansı borçlarını…
Ondan sonrada proje yazıp fon alıyorlar. ( Devlete borcu olana AB Fonları ve Kalkınma ajansı fonları kapalıdır. Siz hiç ilgilenmediğiniz için ben söyleyeyim… Borçlarını yapılandırdıysan proje yazabiliyorsun artık… Ama bu kadarla da olmuyor. Ekip lazım. Vitrinlik değil ama! Proje ekibi… Yani, “devlete borcum var” derken, aslında bir gerçeği de itiraf ediyordunuz. Sizin projeleriniz yok, Proje yazmayı da bilmiyorsunuz… Kaynakları kullanmayı da… Fon falan da alamazsınız. Bilseniz önce kalkınma ajansı borçlarını ödersiniz… Kaz gelen yerden, tavuk esirgemezsiniz siz.
Genelde bütün becerikli belediyeler, proje yazıyorlar, ekipleri var. AB fonlarını ve Kalkınma Ajansı fonlarını kullanıyorlar. Bak örnek vereyim…
Edirne Belediyesi liderliğinde ve İl Özel İdaresi ortaklığı ile Trakya Kalkınma Ajansına sunulan en son proje Kırkpınar Alanı Rekreasyon Projesi ( Sular Üzerinde Yükselen Şehir ) Güdümlü Proje Desteği kapsamında uygun bulunarak, Trakya Kalkınma Ajansı’ndan 4 milyon 750 bin TL hibe almaya hak kazandı. Kırkpınar Alanı Rekreasyon proje sonunda 4 bin 900 dönüm alanda 86 dönümlük bir göl, has bahçe, liman, yüzen havuz, kumsal, bisiklet ve koşu yolu, kafeler ve restaurantlar yer alacak.
Bırakalım Edirne’yi. Gelelim Diyarbakır’a.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi
— 1.Projenin Adı: Diyarbakır Kentinin Kanalizasyon Sisteminin İyileştirilmesi ve Genişletilmesiyle Birlikte Atık Su Arıtma Tesisinin Kurulmasında İlk Aşamanın Gerçekleştirilmesi.
Tarih: 01.01.2001–01.01.2004
— AB’den Aldığı Para: 32 milyon Avro
2. Projenin Adı: Gazi Caddesi Rehabilitasyonu ve Çevre Düzenleme Projesi.
– Açıklama: Bu projeyle, şehrin dokusunu koruma ve geliştirme amaçlandığı açıklanmıştır.
— Tarih: 01.01.2005
— AB’den Aldığı Para: 1 milyon Avro
3. Projenin Adı: Yenikapı Sokak Renovasyonu.
– Açıklama: Yenikapı, Diyarbakır’ın merkezinde SİT alanı içerisinde olan bir sokağın adıdır. Bu sokakta Dört Ayaklı Minare, Keldani Kilisesi, Ermeni Kilisesi, Esma Ocak Evi ve Paşa Hamamı bulunmaktadır. Bu projeyle şehrin tarihi dokusunun korunması ve geliştirilmesi amaçlandığı belirtilmiştir.
— Tarih: 01.01.2005
— AB’den Aldığı Para: 203.000 Avro
4. Projenin Adı: Kaparinin Yaygınlaştırılması Projesi.
— Tarih: 01.01.2006
— AB’den Aldığı Para: 262.000 Avro
– Açıklama: Kapari, Kebere adıyla da tanınan tıbbi ve hoş kokulu bir bitkidir. Diğer tıbbi ve hoş kokulu bitkiler şunlardır: Kimyon, kekik, keçiboynuzu, defne, anason, rezene, adaçayı, çemen ve meyan kökü. Çapı 1–13 mm. arasında değişen kapari çiçek tomurcukları turşu yapımında kullanılmakta, salamura veya hazır konserve olarak yurtdışına satılmaktadır. Kurağa dayanıklı olması, çok derinlere kök salması ve toprak yüzeyini kaplayan aksamı ile kurak ve eğilimli yerlerde toprak aşınmasını engellemede de kullanılabilen bir bitkidir. Dünyada kaparinin pazar hacmi yaklaşık 10 bin tondur. Türkiye son yıllarda 4–6 bin ton kapari dış satımı yapmakta ve bu satıştan 8–12 milyon dolar gelir elde etmektedir. Türkiye’den dış satımı yapılan tıbbi ve hoş kokulu bitkiler arasında kaparinin payı yüzde 12’dir.(Servet harcadığın Tarımsal Araştırma ve geliştirme merkezini hatırlatırım.) Alabildiniz mi buraya herhangi bir fon.
— 5. Projenin Adı: Kırkkoyun Kalkınma Projesi
— Tarih: 01.01.2006
— AB’den Aldığı Para: 250.000 Avro
– Açıklama: Diyarbakır’ın 13 ilçesi ve 743 köyü bulunmaktadır. Kırkkoyun, merkez ilçeye bağlı bir köyün adıdır. Bu projeyle, Kırkkoyun köyünde örnek bir köy evi, meralık bir alan yapılması ve köylülere hayvan dağıtılarak hayvancılığın kalkındırılması amaçlandığı açıklanmıştır.
— 6. Projenin Adı: Kentsel Gelişim Projesi
— Tarih: 01.01.2005
— AB’den Aldığı Para: 6,5 milyon Avro
— Açıklama: Bu projede, göç edenlerin sosyal yaşamlarının, mevcut eğitim ve sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi, kentlilik bilincinin oluşturulması ve nitelikli işgücü kapasitesinin artırılmasının hedeflendiği belirtilmiş ve 600 kişiye iş bulunacağı açıklanmıştır.
Özetle; 2009’dan beri yapılan projeler belli. Gıda bankası, engelli koordinasyon merkezi… Kurabiliyor musun bir AB ekibi? Var mı sende öyle ekip? Vardı aslında ama hiç ettin..Şimdi başka belediyelerde AB ‘ye takla attırıyorlar….
Sana kalanlar da bir proje yazsınlar da görelim.
Hadi siz devam edin vatandaş keklemeye… Dersinize iyi çalışmadan çıkmayın öyle radyolara falan. Yuvarlak laflarla yuvarlanırsınız…
Onu yapan bir kişi vardı…
Süleyman Demirel geldi aklıma. Rahmet diliyorum…
Spiker; Sayın Başbakan Yunanistan Ege Denizinin Yunan’a ait olduğunu söylüyor..Siz ne diyorsunuz?
“Ege bir Yunan gölü değildir. Ege bir Türk gölü de değildir. Binaenaleyh, Ege bir göl değildir.”
“Millete plan değil, pilav lazım…
E bu kadar çelişki içinde o zaman ben de Tansu Çiller gibi ‘Allah’ı size emanet ediyorum o zaman ‘
Sevgiyle kalın…