Eğri eğri, doğru doğru; benim yolum bana doğru!
Barış Manço’nun bu güzel eseriyle başlamak istedim yazımıza.
Bu güzel parça biraz da ülkemizin siyasi yapısına atıfta bulunuyor diyelim ve hikayemizi anlatalım.
“Kaş yaparken, göz çıkarmak” milli yeteneğimiz haline gelmiştir.
15 Haziran’da bir yazı yazmıştım. “Bu Ne Perhiz” başlığı ile yayımlamıştık.
Konumuz, kadınlar plajının yıkımı ile ilgili bir haber yapmıştık!
Olayın içine biraz demokrasi, biraz Cumhuriyet biraz da Atatürk’ün Türkiye’sini katınca. Gitti kadınlar plajı!..
İyi oldu dedik, Evvveeet dedik! Anında bir CHP duruşu icat ettik. Bora Başkanı tebrik ettik…
Ya sonra, ne yaparım senden sonra demeye kalmadı!
Tam bir hafta sonra İBB Başkanımız Ekrem İmamoğlu ve Büyükçekmece Belediye Başkanımız Hasan Akgün’ün ortaklaşa deklare ettikleri; Büyükçekmece’de “İBB Kadınlar Plajı” açılışını gerçekleştirdiklerini söylüyorlardı.
Benim yolum bana doğru ama CHP’de işler eğri eğri gidiyordu!
Bora Başkan, “benim kahramanımdır” demeye kalmadı; ters köşe yaptılar hepimizi!..
İktidarın yaptığı plajı yıkanlar! Kendi elleriyle iktidara nasıl yardım ve yataklık edilirmiş bize gösterdiler!
İster misiniz, İstanbul Valiliğince Bora Başkan’a dava açılsın! Devlet malına zarar vermekten…
Olay kişisel suça dönüşmüş oldu!
Çok değil 30- 40 yıl önce hemen burnumuzun dibinde Komşularımız Bulgaristan’da ve Yunanistan’da çıplaklar kampı vardı. Gidenlerden, görenlerden, anlatanlardan işitirdik.
Ne demokrasi gereği dediler ne din elden gitmişti ne de ahlaksızlık artmıştı!..
Ya?..
Çoğu kapandı bile.
Ben, hep düşünmüşümdür. Adem’le Havva’ya o incir yaprağı figürünü yakıştıran adamı! Adam, dünyayı yerinden oynatmıştı! İnsanlığın milli giyeceği haline dönüşmüştü yaprak! Uygarlık tarihinin ilk tesettürü icat edilmişti. Çizerimiz, dünya ya ne yaptığını görebildi mi acaba?..
İnsaflı bir incir yaprağından yola çıktılar. Kadınlar plajından, çıplaklar kampına kadar geniş bir ahlak perspektifi yaratarak, insan tepkilemesini yaşattılar!
Bütün suç, insana yakıştırılan incir yaprağında! Sonrası felaketimiz oldu!..
Şimdi, soru şu!
Ne olacak bizim Bora Başkanın hali?..
Dün akşam dikkatimi çekti. Yapımı devam eden Mimarsinan Mahallemizdeki İBB’nin projesini Ekrem Başkanın projesi diye belki de elliden fazla söylediler. Kiralık, 2 derslik bir bina da depreme dayanıklılık testi olup olmadığı belli olmayan, acil olarak hayata geçirilen kreşin, gözlerden kaçmayan bir manzarası vardı.
E5’e cepheli Çocuk parkı! Yola, sadece 10 metre mesafede ve yokuş aşağı inenlerin arasında…
Her şeye rağmen darbe emici esnek özellikli kauçuk zemin ile kaplamışlardı. Sahildeki çocuk parkında oynayacak çocukların günahı ne?Oranın zemini çakıl taşları ile kaplanırken buraya darbe emici zemin kaplanması hiç yakışmadı Silivri Belediyesine! illa Ekrem Başkanın adı mı geçmesi lazım?..
Oysa, bir önceki dönem sessiz sedasız 3 Kreş açılışı yapılmıştı bu şehirde. Anımsayan var mı? Yok… Anımsatalım; Selimpaşa’da Belediyemizin en değerli arsasını vermiştiler. Gümüşyaka ’da ve KİPTAŞ 2’nin yanında olmak üzere 12 derslik 3 adet kreş yapmışlardı. Elginkan vakfı – Silivri Belediyesi ortaklığı ile… Elginkan ailesi de Silivri-Kamilobalı Selanik göçmeni bir ailedir…
İBB’nin Silivri’de arsası yok!.. Bir önceki dönemden Silivri Belediyesince kreşler için ayrılan arsalar mevcut…
3 adet ve 12 derslik kreşlerin açılış linkleri sosyal medyada mevcut. Onlar, pek anlatmadılar, sosyal ihtiyaçları reklam aracı olarak kullanmadılar…
Şimdilerde dikkatimi çeken ve raflarda uzun süre beklemiş projeler var. Aman, Bora Başkanım dikkat edin, 1/5000’lik planları bekleyen kolunun altında sanayi bölgesi projeleri ile birdenbire ortaya çıkacak olan, uzak-yakın kadim dostlarınız olacaktır. Gel, uyma sen onlara, rantçılara fırsat verme! Geçmiş dönem başkanımız onlara bu fırsatı vermedi! Anlatırız ileri de…
Pek de umurlarında değilsiniz üstelik! Mutlu ve umutlu değiller sizinle… hep öyle olsunlar dileğimiz…
Bugünlük bu kadar yeter!..
Gâhi eğri, gâhi doğru; yazdık bir şeyler işte! Sürç-i lisan eylediysek affola…