İnsan Biten Bir şeymiş
Ne uzaklar görmüş bu gözler
Hem de yerinden hiç kımıldamadan
Ne köprüler aşmışım
Hiç ayak basmadan
Dergâh dergâh gezmişim
Büyük dersler almışım
Derviş bile görmeden
Derbeder bir seyyah gibi
Ne aradığını bilmeden
Dolanmışım dünyayı bilmem kaç kere
Yorgunluğuma anlam yükleyerek
Gözlüğümün arkasından bakınca etrafa
Durulmuşum dedim kendime
Bir cam kenarı koltuğa yığılıp
Vayy be dedim geçmişe vay be
Kırk tas su ile yıkadım
Masum bile olsa günahları
İnsan biten bir şeymiş anladım
Barış imzalamalı, vedalaşmalı
Kalan zamana mektup yazdım
Kapı koluyla selamlaştık
Pencereye tatlı bir öpücük kondurup
Kendime saygılı bir günaydın
Yol nereye ben oraya diye
Sözleştik
Yolun nerede biteceğini bilmeden
İnsan biten bir şeymiş
Yavaşlamak gerek bazen
Tadını bilerek değil de
Tadına vararak yaşamak
Geri kalan zamanı
Daha çok var gibi
Bugün son gibi
Çok görmüş gözlerini
Yorgun dizlerinde uyutarak
%%%%%%%%%%%%%
Git
Hatayı kusuru bende arama
Yaralama artık yeter
Ne kadar aklı başında olsam da
Çocuk kalbimle sevdim seni
O çocuk küstü bana şimdi
Ben git diyemiyorum
Sen de kalamıyorsun artık
Ama sen yine de git
Gözlerim her kaldırımda seni arıyor
Görürüm diye ödüm kopuyor
Karşıma çık şu köşeden diye
Dualar ediyor dilim
Ama ne olur git
Kokun, yüzün, ellerin tanıdık
Acımasızca çağırıyor geçmiş
Söyle rüzgâra esmesin
Sade kokunu değil
Seni getiriyor büsbütün
Dikiyor karşıma seni
Sarılırım bir daha bırakmam
Korkuyorum
Beni boş ver o çocuğun hatrına git