Ana SayfaLütfü ErtürkTabip Sen Elleme Benim Yaramı

Tabip Sen Elleme Benim Yaramı

Âşık Fakir; “Beni bu dertlere salanı getir” diyor, dizelerinde!..Kimdir, bu dertlere salan?

Kaç kişidirler?

Kim getirir, kim götürür? Bilemem ama birilerinin bu ülkeyi çok güzel götürdükleri gün gibi ortada!…

Benim derdim, o hırsızlarla! Yurdum insanını soyanlarla…

Birileri, o hırsızları tutup getiremeyecek biliyorum ama tüm vatandaşlar adına bir istemiş olayım!..

Acaba getirirler mi? Çok da merak ediyorum hani!..

“Kimden ve ne bekliyorsun”? Diye de sorabilirsiniz!

“Türk Tabipler Birliği’nden” diye söylesem, belki bana güleceksiniz. Belki de “böyle bir günde mi aklına geliyor” diyerek, kızacaksınız!

Kızmayın!

Ülkem insanı için beklentilerimin uzun vadede de olsa gerçekleşmesini beklerim!

Benimkisi memleket meselesi, memleketimin hastalığının adı “kleptomani”…

“İzmir depremi bir yandan, Covit19 bir yandan, “Sen doktorlardan ne istiyorsun”? Diyebilirsiniz!

Biliyorsunuz ki salgında şehit düşen doktorlarımız var, depremde göçük altında kalan doktorlarımız var. Şehit doktorlarımıza Allahtan rahmet diliyorum.

Ülkemde bir de Türk Tabipler Birliği diye (STK) sivil toplum kuruluşu var. Güvenebileceğim 2 veya 3 kuruluştan biridir!

Gelin görün ki insan hayatı için hayatlarını hiçe sayan doktorlarımızın varlıkları, birçok insanın huzurunu kaçırmakta ve bu insanların cehaletleriyle boğuşmaktadırlar! Hükümet yöneticileri tarafından Tabipler Birliğinin kapanması istendikçe cehalet şaha kalkıyor ve cahil insanların saldırısına uğruyorlar, darp ediliyorlar ve öldürülüyorlar!…

Yukarıdaki soruyu sizin için bir daha soruyorum kendime; “peki ben ne istiyorum? Hem de Tabipler Birliğinden!..

Bir önceki yazımı anımsarsanız Sayıştay Denetleme Raporlarından söz etmiş ve bugünlerde ülkemde vuku bulan bu olaya dikkatinizi çekmek istemiştim.

Engelli vatandaşlarımızın haklarını gasp edenlerden söz etmiştim! Deprem gibi bir felaketin üzerinden halkın dini duygularını istismar edenlerin, aynı zamanda engelli vatandaşların yerine çeşitli sağlık kuruluşlarından engelli raporu alıp kendilerine ömür boyu menfaat sağladıklarını, maaş bağlattıklarını, yatan hasta yardımı aldıklarını belirtmiştim! Kaynak olarak Sayıştay Denetleme Raporlarını göstermiş ve ülkemizin en güvenilir devlet kaynağı olduklarına vurgu yapmıştım. Ülkem insanı, böyle salgınlarla depremlerle savrulurken, doktorlarımız canı pahasına görevlerini yapmaya çalışırlarken son 10 yılda 482 bin kişinin sağlık kurumlarından engelli maaşı aldıkları raporlanmıştır.

“Bu engelli raporlarını verenler kimlerdir”? diye sormuştuk.

Kimlerin ve hangi cemaat abilerinin ricaları yerine getirilmektedir! Sorularına cevap aramıştık!

Şimdi bir daha soruyorum! Devletin kendi kurumları başta olmak üzere her türlü kurum ve kuruluşların denetimini yapan Sayıştay Denetleme Kurumunun raporlarına Türk Tabipler Birliği ulaşamıyor mu? Sağlık Bakanlığı kimlerin elinde, bu raporlar nasıl veriliyor, devletimiz nasıl soyulmaktadır. Türk Tabipler Birliği bu araştırmaları yapmakta mıdır? Onların soruşturma açma ve açtırma yetkileri yok mudur?

İzmir depremi bizi bir araya getirecekse böyle anlarda getirsin! Üç gün sonra her şey unutulup gidecek! Hükümet yetkilileri “Aldatıldık” dememeleri için yol ayırımına daha bir iradeli ve daha temiz bir şekilde devam etmelidirler!

Yoksa, “Türk Tabipler Birliği kapatılsın!” diye bağıran kleptomanlara rağmen son sözüm; “benden bu ömrümü çalanı getir, tut getir”…

İLGİLİ YAZILAR
- Advertisment -

Son Yazılar

Son Fasıl

Empati ve Sempati

İfade Özgürlüğü

İşin Aslı

Hezeyan ya da Sanrı

Niyetli Bir Yazı

Vizyon Meselesi

Manipüle Etmek

Neyin Tecrübesi?..

İlgili Yazılar

Son Fasıl

Empati ve Sempati

İfade Özgürlüğü

İşin Aslı

Hezeyan ya da Sanrı

Niyetli Bir Yazı

Vizyon Meselesi

Manipüle Etmek

Neyin Tecrübesi?..