Kısacası, gördüğümüz yerde korkup kaçarken, iki elle sarıldığımız oldu maske!
En kirli işlerin, hırsızlığın, talanın, yalanın ifade biçimiydi, hırsızlık müessesesinin sembolüdür evrende!…
Hiç kimse, bir şeyleri ve de birilerini ima ettiğimi sanmasın!
Tanrının bile tabiatta hırsız olarak yarattıklarına maske taktığını da görmekteyiz!… Tilkiler, Rakunlar, Katil Balinalar ve kuş çeşitleri…
Zorro’dan (Hayali kahramandır ama adı “tilki” anlamına gelir) bu yana ilk defa yok satıyor!
Bu aralar, “Maskeli Beşler” filmlerini izlemekten de helak olduk ulusça!…
Maskeli baloları, İğrençlik olarak tanımlayıp, sorguladığımız da Jimmy Carrey “Mask” filmi ile biraz olsun itibarını kurtaracaktı maskemizin!…
İşte, O filmin verdiği itibar, tam unutulmaya yüz tutmuşken, maskemiz uzun yıllar sonra Korana virüsü ile yeniden itibar kazanacak, her zamankinden daha güçlü dönecekti aramıza! Çünkü bu sefer “yok” satacaktı!…
Bu elde edeceği itibar, kısa zamanda maskemizde güç zehirlenmesine dönüşecekti!…
Dünya’ya kendisini aratır olmuş, kendisini elde etmek adına işi korsanlığa kadar götürecek ülkeler çıkacaktı ortaya!
Büyüklü, küçüklü, yararlı, yarasız rengarenk maskeler üretilmeye başlandı! Tekstil dünyasına yeni bir moda olarak yerleşiverdi.
Ta ki “Parayla Satılamaz” ibaresi medyada duyurulana kadar. Dünya’ da fiyatını en hızlı katlayan nesne olmuştu!
Çünkü sorun evrenseldi!..
Modacılar, desinatörler, endüstri mühendisleri harıl, harıl ona çalışıyordu…
O, doğal yapısından kaynaklanan özelliği ile yine yaptı yapacağını!..
Medyayı öyle bir etkisi altına aldı ki!
Hırsızları, dolandırıcıları, üç kağıtçıları gündemden düşürerek maskelemiş oluyordu!
Şimdi, onlar daha rahat çalışıyor, daha fazla rant sağlıyorlar, kirli işlerini daha hızlı bir biçimde kotarıyorlardı…
Maske, bütün bir dünyayı etkisi altına almış, bütün dünya kendisinden bahseder bir duruma gelmişti!..
Kendisinden söz edildikçe insanlar daha bir panik oluyor, ölümle yaşam arasında onu bir kurtarıcı olarak görüyorlardı!..
Oysa, bütün yeraltı teşkilatları yerüstüne çıkmış, işlerini yasal biçimde görmeye başlamışlardı! Maskenin adı bile yetmişti onlara…
Ben mi?
Daha bana ulaşan bir maske olmadı!
Olmaz tabi! Bu kadar da ifşa edilmez ki ama değil mi?..