Ana SayfaLütfü ErtürkSucu Mümin Çengel

Sucu Mümin Çengel

1919 Çorlu, Seymen doğumludur. 1910 yılında Selanik / Langaza’dan göçmüşlerdir.  Yörük bir ailenin oğludur… Balkan Harbi yıllarıdır ve şartlar çok çetindir. Aile, önce Çorlu, Seymen’e göçer. Büyük Ağabeyi, çete Hasan diye anılır. Çete Hasan, 1912 de Trakya’ya giren Bulgar Komitacılarına karşı savaşır! Namı her yerden duyulmaktadır. Bölgesini ve aileyi korur. Rahmete erdiğinde o yıllardan sağ kalan bazı ünlü çete reisleri cenazesine gelir. Aile Çorlu, Seymen’e yerleşmiştir 1919 yılında Mümin Ağabeyimiz Seymen’de doğar!

Birkaç yıl sonra devlet iskân haklarını Germiyan (Değirmenköy) Köyünden verir. (Değirmenköy, o zamanlar Çorlu’ya bağlıdır) yanlarında getirdikleri ufak tefek paraları birleştirerek (amcalar, dayılar, yeğenler) bir çiftlik arazisi alırlar ve buraya yerleşirler. Aile, burada çiftçilik yapmaya başlar. Mümin Ağabey, çok çalışkandır. Kendi işlerini bitirdiğinde komşuya koşar, oradan köyün muhtarlığına koşar, ne iş olsa dalar altına! Köyün kâhyası olur bir anda!..

Hani, eskilerin deyimiyle “İki arada bir derede” dedikleri o koşuşturma içindeyken, Mümin Ağabeyimizi Fatma isimli Selanik/ Koçarlı Köyünden göçen bir ailenin (Aile, 1910 yılında Değirmenköy’e göçmüştür) kızıyla evlendirirler. 1921 Değirmenköy doğumludur Fatma Hanım, 5 çocukları olur. Dört erkeğe karşılık (Tunay, Nurettin, Muammer, Yavuz) bir kızı (Filiz) vardır. Su dağıtım şebekesinde görevlendirilen Mümin Ağabeyimiz, dışarıda olduğunda su pompalarına bakacak kimse yoktur. Burhan Soyarslan, Belediye Başkanı olduğu zaman, bakar görür ki her daim pompaların yakınında olan Fatma Hanım vardır. Lakin, bahçeye yabancı birinin girmesi uygun görülmeyeceğinden Fatma Hanım’ı su işleri kadrosuna alarak bir sorunun üstesinden gelirler. 20 yıl boyunca pompalar Fatma Hanım’dan sorulur ve emekli olana kadar başlarından ayrılmaz… 21.05 1997 günü, eşinin yanından sadece 3,5 ay önce ayrılmıştır!..

Mümin Ağabeyin çalışkanlığı şehre kadar ulaşır. 1960 ihtilali olur, ülkenin her yanında bugünkü gibi yöneticiler değişir. Silivri’mize yeni bir kaymakam atanır. Rafet Şişmanoğlu, bu kaymakamımız aynı zamanda Silivri Belediye Başkanlığına da vekâlet etmektedir. Bir gün yolu Değirmenköy’e düşer! Mümin Ağabeyimizin ünü kulağına kadar gitmiştir! Sorar, çağırırlar, “Seni yanıma aldım” demiştir. Deyiş o deyiştir. O tarihten itibaren belediyemizin park ve bahçe işlerine girer. Değerli Kaymakamımız, Silivri’mizi baştan aşağı yenilemeyi kafasına koymuştur. İlk restorasyon çalışmalarını başlatır. Belediyemizin taşeronu Hilmi Bozkurt Ağabeyimizdir, kaldırımlardan başlar, kuyuları açar, su şebekesini yeniler çay bahçelerinin yerlerini hazırlar. O yıllarda Silivri Belediyesi Su işleri Müdürü Sait Girgin Ağabeyimizdir. Hilmi Bozkurt’tan, elemanı Hamdi Lama’yı belediyeye isterler, Su İşleri Departmanlığı oluşturulacaktır. Belediyenin kadrolu elemanı yapar Hamdi Ağabeyi, Mümin Ağabeyimizi de yanına verir. Su işlerini ve Silivri’nin su şebekesini Hamdi Ağabey’den öğrenir Mümin Ağabeyimiz., Emekli olduğu güne kadar su işleri Mümin Ağabeyle bütünleşmiştir. Ustası, çok iyi öğretmiştir çünkü! Anımsarsanız, Belediyemizin önünde başında bir selvi, içinde kırmızı balıkları olan küçük bir havuz vardır. İşte o havuzun inşasından, başına dikilen Selvi’ye, kırmızı balıklarına kadar hepsi Mümin Ağabeyin eseridir…

Şaban Demiray (1973 Seçimleri) Belediye Başkanlığını kazandığında Silivri’nin yeraltı su sistemi yenilenecektir. Mümin Ağabeyimizi de işin başına getirir…  İşte o günden sonra kime su çekilecekse o kişi müracaatını Eşref Çavuş’a yapar, Eşref Çavuş, Osman Onbaşı’ya görevi verir: “Mümin’i al ve gidin bakın vatandaşın derdini çözümleyelim” dediği gün başlar aralarındaki ilişki!.. Öyle ki bu üçlü, Silivri Belediyesinin ağır yükünü çeker olmuşlardır. Genelde yeraltı su şebekesine Mümin Ağabey bakmakta, çöp işleri ve Zabıta yönetimi Eşref Çavuş’un sevk ve idaresindedir bir onbaşı ve bir su teçhizatçıyla birlikte koca bir şehri yönetmektedir. Birbirlerine lazım olduklarından, hep beraber ve yan yana görme şansınız büyüktür. Çünkü telefonlar o yıllarda merkez santrale bağlıdır. Makineleri yandan çevirmelidir. Yürüyerek daha çabuk ulaşırdınız…

Silivri’nin su şebekesine ilaveler yapılacaktır ve su şebekesi yeni baştan elden geçecektir. Bütün kuyuları bilen, bütün tesisatı döşeyen Mümin Ağabeydir. Kim sorsa; artık bir adı, bir lakabı vardır. “Sucu Mümin” olarak bilinir, “Sucu Mümin” olarak çağrılır olmuştu. Silivri Stadına gelmeden Silivri’nin su dağıtım merkezi vardı. Alt geçitten geçer geçmez hemen sağda, iki odalı bir evde kalırdı! Makinelerden biri tık dese koşar bakardı!..

Aradan yıllar geçmiştir. 1980 ihtilali olmuş, Belediye Başkanlığına yine emekli bir albay (Ruhi Esmer) bakmaktadır. Bir gece, eczanede nöbetteyim. (Eczacı kalfalığım da vardır benim!) Eczanenin kapısı hızla çalıyor. Fırladım, baktım Şaban Demiray ve Sucu Mümin Ağabey! İkisinde de üst baş çamur içinde! Ne oldu? Demeye kalmadan, Şaban Demiray konuşmaya başladı: “Biz olmasak Silivri, susuzluktan kırılır. Bütün kuyuları ikimiz biliyoruz, bütün vanaların yerlerini biz biliyoruz. Gittik açtık geldik. İyi bakın bize, bakın ki biz ölmeyelim! Şaban Ağabey, başkan falan değil o zamanlar ama içi elvermiyor. Kaldırıyor Mümin Ağabeyimizi, koca merayı dolaşıyorlar. Neresi tıkanmışsa bulup açıyorlar… “Biz olmayalım, susuzluktan kırılırsınız, hadi ellerimizi yıkamaya müsaade et.” dediğinde ağlamamak için zor tuttum kendimi…

Mümin Ağabeyi hiç otururken göremezdiniz ya yolda bir işe doğru giderken görmüşünüzdür ya da o gittiği işlerin başında çalışırken… Babama uğrardı arada bir, oturmazdı! Ayaküstü çayını ister, “Salih, hemen çayı ver, içip kaçıyorum” derdi. Ayakta içer giderdi. Öyle de gitti. Yorgun argın ama kimseyle dargın gitmedi… 13.10 1997 günü, çok sevdiği eşini de fazla bekletmeden ayrıldı aramızdan!..

Önceki İçerik
Sonraki İçerik
İLGİLİ YAZILAR
- Advertisment -

Son Yazılar

Son Fasıl

Empati ve Sempati

İfade Özgürlüğü

İşin Aslı

Hezeyan ya da Sanrı

Niyetli Bir Yazı

Vizyon Meselesi

Manipüle Etmek

Neyin Tecrübesi?..

İlgili Yazılar

Son Fasıl

Empati ve Sempati

İfade Özgürlüğü

İşin Aslı

Hezeyan ya da Sanrı

Niyetli Bir Yazı

Vizyon Meselesi

Manipüle Etmek

Neyin Tecrübesi?..